İzmir kaplıcaları, Ege Bölgemizin incisi ve ülkemizin en büyük üçüncü şehri olan güzel İzmir diğer Ege kentleri gibi şifalı sular bakımından zengin bir ilimizdir. Bu zenginlik hem bolluk hem de suların kalitesi bakımındandır. Zira bu sular bölge için yalnızca şifa kaynağı değil ekonomik açıdan da önemli bir değer oluşturmaktadır. İzmir’in yalnızca kent merkezi değil ilçeleri de kaplıcalar ve içmeler bakımından zengindir. Dikili ilçesi kaplıcalar bakımından en zengin ilçelerden biridir. Bunlar;
Dikili Kaplıca ve Çamur Banyoları: Dikili ilçe merkezine 5 km mesafededir. Suyu sülfatlı ve sıcak maden suları kategorisinde değerlendirilmektedir. Tesisler kaplıca ve çamur havuzlarından oluşmaktadır. Başta romatizmal hastalıklar olmak üzere kalp-damar, karaciğer ve safra kesesi rahatsızlıklarına iyi gelmektedir.
Nebiler Kaplıcası: Dikili ilçe merkezine 12 km mesafededir. Suyunun içeriğinde sülfat ve bikarbonat bulunmaktadır. Özelliği mide, karaciğer bağırsakve safra kesesi rahatsızlıklarına iyi gelmesidir.
Bademli Kaplıcası; Dikili’ye15 km mesafede bulunan, Bademli köyü sınırlarındadır. Suyu sodyum klorür içeren ve sıcaklığı yüksek bir sudur. Özelliği, solunum, kalp-damar ve romatizmal hastalıklara iyi gelmesidir.
İzmir’in yeraltı suları bakımından zengin ilçesinden bir diğeri de Seferihisar’dır. Seferihisar’daki kaplıcaları üç ana grupta toplamak mümkündür. Bunlar;
Cuma ılıcaları başlığı altında toplayabileceğimiz birinci grup kaplıcalar;
Cumalı Kaplıcası: Seferihisar’a 10 km mesafede bulunan, Cumalı köyündedir. Sodyum klorür ve demir içeren suyunun bileşiminde aynı zamanda serbest karbondioksitte bulunur.Temperatürü 58 santigrat derece ve radyoaktivitesi de 0.92 eman, pH değeri 6’dır. Oldukça eski bir kaplıcadır ve bir tedavi havuzu ve sıra banyoları mevcuttur.
Ahmetçi Kaplıcası: Cuma Ilıcasına 100 metre mesafededir. Suyu benzer özelliklere sahiptir. Ancak içeriğinde demir bulunmaktadır. Su iki kaynaktan çıkmaktadır.
Uyuz Hamamı: Seferihisar’da bulunan bir diğer kaplıca da yöre halkı tarafından Uyuz Hamamı olarak bilinen kaplıcadır. Bu kaplıcanın içeriğinde de demir bulunmaktadır.
Gelinboğan Kaplıcası: İçeriğinde sodyum klorür ve demir bulunan farklı bir şifalı sudur.Mesafe olarak Uyuz Hamamına yakındır ancak demir oranı daha düşüktür.
Cuma Ilıcalarını oluşturan bu kaplıcalar benzer özelliklere sahiptir. Bu suları farklı grupta toplamamızın bir diğer nedeni de mineralizasyon oranlarının düşük olmasıdır. Bu nedenle içmeden ziyade banyo tedavisinde etkilidir. Banyoları başta romatizma olmak üzere nevrit ve polinevrit rahatsızlıklarına iyi gelmektedir. Yanı sıra deri rahatsızlıkları üst solunum yolları hastalıkları, kadın hastalıkları ve eklem rahatsızlıklarında etkilidir.
Seferihisar’ın ikinci kaplıca grubu ise Doğanbcy Kaplıcaları olarak bilinmektedir. Bu kaplıcalar ilçeye 15km mesafededir ve 60’a yakın irili ufaklı kaynakların birleşmesinden meydana gelmektedir. Çıktığı noktada birleşerek dere oluşturup denize akmaktadırlar. En sıcak kaynak 76 derece en soğuğu ise 53 derecedir. İçeriğinde sodyum klorürün yanı sıra bromür de bulunmaktadır. Birinci grup kaplıcalarla benzer özellik göstermektedir. Yüksek sıcaklıkları nedeniyle dahili uygulamalara uygun sulardır. Özellikleri romatizma ve kireçlenmenin yanında ameliyat sonrası nekahet döneminin iyileştirilmesinde etkilidir
Üçüncü grup kaplıcalar;
Karakoç Kaplıcası: Seferihisar’ın Kavaklıdere köyü sınırları içindedir. Köy dışında kalan bu sular sodyum klorürve bikarbonatlı sular kategorisinde değerlendirilmektedir. Harici uygulamalarda romatizma ve deri hastalıkları başta olmak üzere, bağırsak ve mide rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinmektedir.
Karakoç Çamur Suyu: Aynı kaynaktan beslenen diğer bir kaplıcadır ve benzer özelliklere sahiptir.
Karakoç Açık Kaynak: Sodyum klorürün yanı sıra bromür de içerir. Temperatürü 58°C, radyoaktivitesi 2.7 eman, pH değeri 6.9’dur.
İzmir’in şifalı su kaynakları bakımından zengin diğer bir ilçesi ise Ödemiş’tir. Ancak Ödemiş’in suları genellikle içme şeklindedir.
Olağanüstü bir manzaraya sahip olan Gölcük Gölü’nden çıkan Doğurtan Suyu da Ödemiştedir. Kadın hastalıklarına ve kısırlığa iyi geldiği bilinmektedir.
Selçuk ilçesinde çıkan şifalı sulara gelecek olursak;
Selçuk Hristiyanlar tarafından kutsal kabul edilen Meryem Ana evi ve bu evin altından geçen Meryem Ana suyuna sahiptir. Kutsal ve şifalı kabul edilen bu su evin bahçesinde bulunan havuza dökülmektedir. Dünyanın dört bir tarafından ilçeye gelerek hacı olan Hristiyanlar tarafından yoğun ilgi görmektedir. Selçuk ilçesindeki bir diğer su da Selçuk İçmesi olarak bilinen şifalı sudur. Mide ve bağırsak hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir.
Menemen’ e 15 km mesafedeki Menemen Kaplıcası ve İçmesi de bölgenin tanınmış şifalı sularındandır. Su tuzluve soğuk maden suları kategorisinde değerlendirilmektedir. Özelliği ise solunum, kalp-damar ve romatizmal hastalıklara iyi gelmesidir. İçme olarak da bağırsak hastalıklarına karşı şifalıdır. Menemen yakınlarındaki diğer bir kaplıca da BozköyKaplıcasıdır. Yöre halkı tarafından ‘Biçerova’ ya da ‘Nemrut Kaplıcası’ olarak da bilinmektedir. Özelliği mide, safra yolları, bağırsak ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi gelmesidir.
İzmir’in ilçelerindenUrla’da bulunan Malgaçaİçmeside bölgenin ünlü sularından biridir. İçmenin kaynadığı noktada üç kaynak bulunmaktadır. Bunlar ilki tamamen kurumuş durumdadır. İkincisi ise Kayadibi Kaynağı olarak bilinen kaynaktır. Bu kaynak bataklık halindedir ve herhangi bir ıslah çalışması yoktur. Üçüncü kaynağın üzerinde bulunan bir kız heykeli nedeniyle çevrede Heykelli Kaynak olarak bilinmektedir. İçme olarak değerlendirilmesi ile mideve bağırsakrahatsızlıklarının yanında karaciğer, safra kesesi rahatsızlıklarında etkilidir.
Bergama’da kaplıcalar bakımından zengin ilçelerden biridir. İlçenin tarihi ve turistik değerleri ile iç içe geçmiş olan şifalı sularının en ünlüsü Güzellik Kaplıcasıdır. Tarihi M.Ö 500 yıllarına dayanan bu kaplıca Bergama Kralı Eumesen tarafından kurulmuştur. Üzerinde bulunduğu ören yerindeki incelemeler neticesinde kaplıcanın Asklepion adında büyük bir tıp merkezi olarak hizmet vermekte olduğu anlaşılmaktadır. Sağlık tanrısı Asklepion adına kurulan bu tesisin giriş kapısı üzerinde “Buraya ölüm giremez” yazısı bulunmaktadır. ‘
Güzellik Kaplıcasısuyu bakımından maden oranı düşük ılıca ve içmeler kategorisine girmektedir. Suları mide, karaciğer, bağırsak ve safra yolları hastalıklarına iyi gelmektedir. İçeriğinde karbondioksit bulunmadığı için içimi yumuşak bir su değildir.
Paşa Kaplıcası: Bergama’ya 15 km mesafedeki Paşa köyü sınırlarındadır. Bazı araştırmacılara göre Roma döneminden beri hizmet vermektedir. Son dönemde, antik yazıtlarda bahsedilen ‘Skülapius Kaplıcalarının, Paşa Kaplıcası olma ihtimalinin yüksek olduğu belirtilmektedir. Kaplıcanın suyu saf sodyum bikarbonatlı sular grubunda değerlendirilmektedir. İçme olarak mide ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinmektedir. Banyoları ise romatizma ve kadın hastalıkları üzerinde etkilidir.